Özgürlük Heykeli Hakkında Bilgi, Nerede, Hikayesi ve Yapımına Nasıl Başlandı?

Başlıklar

• - Özgürlük Heykeli Hakkında Bilgi
• - Özgürlük Heykeli Hakkında İlginç Bilgiler
• - Özgürlük Heykeli’nin Hikayesi
• - Özgürlük Heykeli’nin Yapımına Nasıl Başlandı?

Özgürlük Heykeli Hakkında Bilgi

Amerika Birleşik Devletleri’nin sembollerinden, dünyanın en tanınmış yapıtlarından biri olan Özgürlük Anıtı ya da diğer bir adıyla Özgürlük Heykeli hakkında bilgi almak için her gün pek çok kullanıcı araştırma yapmaktadır. Bu yazımızda sizin için Özgürlük Heykeli hakkında olan bilgileri derledik. Özgürlük Anıtı’nın bugün dünyada pek çok insanın bilmediği bir hikayesi olduğu iddia edilmektedir.

Amerika Birleşik Devletleri’nin New York Eyaletinde, New York şehrinde (New York City), Liberty Adası üzerinde Özgürlük Heykeli yer almaktadır. Çelik ve bakırdan ortaya çıkarılan heykelin sağ eli bir meşale, sol eli ise bir kitap tutmaktadır. Renginin günümüzde yeşil olması bakır malzemenin zamanla oksitlenmesinden kaynaklıdır. Sol elinde bulunan tabletin üzerinde Bağımsızlık Bildirgesi’nin tarihi olan July IV, MDCCLXXVI yani 4 Temmuz 1776 yazmaktadır. Heykel üzerinde bulunan Bağımsızlık Bildirgesi tarihi ile hukukun üstünlüğüne de bir gönderme yapılmaktadır.

Heykelin uzunluğu 46 metre olup kaidesi ile beraber 93 metredir. Yaklaşık olarak 205 ton ağırlığa sahiptir. Heykelin başında bulunan 7 sivri üçlü taç; 7 denizin ve 7 kıtanın sembolüdür. Amerika kıtası kuzey ve güney olmak üzere 2 adet sayıldığı için 7 kıta sayısı kabul edilmektedir. Heykelin içerisinde toplamda 168 adet merdiven yer almaktadır. Bu merdivenden çıkılarak, heykelin meşaleyi tutmuş olduğu sağ eline çıkılabilmektedir.

Özgürlük Heykeli yapımı sırasında bazı sıkıntılar ortaya çıkmış ve inşasına bir süreliğine ara verilmiştir. Hatta heykelin tamamlanabilmesi için bağış kampanyaları bile düzenlenmiştir. Eyfel Kulesi’nin tasarımcısı olan Gustave Eiffel de Özgürlük Heykeli’nin yapımında yer almıştır. Heykelin Osaka, Priştine, Bordeaux, Pekin ve Paris’te küçük boyutlu kopyaları yer almaktadır.

Yüzüncü yılını geride bırakan devletin gücünü ve istikrarını temsil etmek için dikilmiş olan Özgürlük Heykeli’nin sağ elinde tutmuş olduğu meşale ile gelişmeye ve ilerlemeye model olması hedeflenmiştir. Kadının yok sayılmasına ve aşağılanmasına karşı da kadın bir figür tercih edilmesi, cinsiyet eşitliğine vurgu yapmaktadır. Popüler bir sembol olan, dönem dönem üzerine para bastırılan, sanat dünyasında yankıları bulunan ve pek çok metaforu bünyesinde barındıran Özgürlük Heykeli, her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret edilmektedir.

Ziyaret edilmek istendiği zaman Liberty Adası’na gitmek için feribot tercih edilir. Özel teknelerin adaya yanaşmasına izin verilmemektedir. New Jersey’de yer alan Liberty State Park’tan ve Manhattan’ın güneyinde yer alan Battery Park’tan kalkan teknelere binebilirsiniz. Alacağınız bilet ve turlar kapsamında bu feribotlar ile ulaşım da vardır. Feribotlar haftanın her günü 08.30 ile 17.00 saatleri arasında ve her 20-35 dakikada bir kalkmaktadır.

Özgürlük Heykeli çalışma saatleri sezona göre değişkenlik göstermektedir, açılış saati her zaman 08.30’dur fakat kapanış saatinde farklılık vardır. Merdivenler kullanılarak heykele çıkılabilmektedir. Taç bölümünde yaklaşık 15 kişi yan yana şekilde durabilir. Özgürlük Heykeli’ne bu kadar çok ziyaretçi gelmesinin diğer bir nedeni ise New York’un eşsiz manzarasını izleme avantajı sunmasıdır.

Özgürlük Heykeli Hakkında İlginç Bilgiler

Özgürlük Heykeli hakkında ilginç bilgilerden bazıları şu şekildedir:

• Özgürlük Heykeli Amerika’ya 1886 yılında Fransa tarafından bir hediye olarak verilmiştir.
• Özgürlük Heykeli ilk yapıldığı zaman kızıl ve kahverengi tonlarında bir renge sahiptir. Zaman geçtikçe çeşitli nedenlerden dolayı bugün bildiğimiz yeşil renge büründü.
• Heykel Fransızlar tarafından tasarlanmıştır ve ilk olarak Mısır’a hediye edilmesi düşünülmüştür.
• Heykel her yıl yaklaşık 3.2 milyon kişi tarafından ziyaret edilmektedir.
• Heykelin tacında yer alan yedi diken, dünyanın yedi okyanusunu ve kıtasını sembolize etmekte ve evrensel özgürlük temasını vurgulamaktadır.
• Özgürlük Heykeli’nin yapımında Roma Tanrıçası olan Libertas model alınmıştır.
• Heykelin başı, 1978 yılında Paris’te gerçekleşen Dünya Fuarı’nda sergilenmiştir.
• Heykelin beli 10,6 metre genişliğine sahiptir.
• Kadın figürünün elinde tutmuş olduğu meşale 1984 yılında yenilenmiştir. Yeni meşalenin üstü altın varak ile kaplanmıştır ve geriye kalan kısmı bakırdan yapılmıştır.
• Bugün Özgürlük Heykeli’nin yer aldığı Liberty Adası’nda sadece tek bir aile yaşamaktadır.
• Özgürlük Heykeli’nin meşalesine yıl içerisinde ortalama 600 kez yıldırım düşmektedir.
• Eyfel Kulesi’nin tasarımcısı olan Gustave Eiffel, aynı zamanda Özgürlük Heykeli’ni tasarlayan isimler arasında yer alır.
• Çin, Brezilya, Tayvan, Malezya ve Pakistan’da Özgürlük Heykeli’nin kopyaları yer almaktadır.
• Heykel aslında başlangıçta bir deniz feneri olarak tasarlanmıştır fakat daha sonra bu amaç için kullanışsız olduğu fark edilmiş ve bu fikirden vazgeçilmiştir.
• Heykelin ve kaidesinin inşa edilmesi için o zamanın parası ile 500,000 dolar harcanmıştır. Bu meblağ, bugünün parası ile 10 milyon dolara eşittir.
• Kadın figürünün elinde yer alan tabletin üzerinde, Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi’nin tarihi olan 4 Temmuz 1776 tarihi bulunmaktadır.
• Heykelin yerden meşaleye kadar olan uzunluğu 93 metredir ve ağırlığı ise 204 tondur.
• Bazı kaynaklara göre heykeli tasarlayan Fredric Auguste Bartholdi’nin heykelin yüzünü yaparken annesinden esinlendiği iddia edilmektedir.
• Bazı rivayetlere göre Heykele Singer dikiş makinelerinin kurusu olan Isaac Singer’in dul eşi Isabelle Eugenie Boyer modellik etmiştir.
• Herkes tarafından bilinmez fakat tasvir edilen kadın zincirlerini kırmış bir haldedir. Aynı zamanda havada olan sağ ayağı, kölelik ve zulümden kurtularak ileri adım atmayı sembolize etmektedir.
• Ve en ilginci de, heykelin başlangıçta geleneksel kıyafetleri içerisinde Müslüman bir kadını tasvir etmesinin düşünülmüş olmasıdır. Bu rivayetler Özgürlük Heykeli’nin aslında Osmanlı Devleti tarafından yapıldığı yönünde olan iddiaları kuvvetlendirir niteliktedir.

Özgürlük Heykeli’nin Hikayesi

Bugün, New York’un en büyük sembolü haline gelen Özgürlük Heykeli’nin hikayesi, 140 yıl öncesine dayanmaktadır. Sadece bir şehrin değil tüm ülkenin de sembolü haline gelen heykel, Manhattan’da, şehir ve gökdelenlerin hemen önünde yer alan adada yükselen ve kaidesi ile birlikte 93 metre uzunluğuna sahip bir heykeldir. 19. yy'da Osmanlı İmparatorluğu’nun toprağı olan Mısır, Kavalalı Mehmed Ali Paşa’nın soyundan gelen “Hıdiv” unvanlı valiler tarafından yüzyılın ilk yıllarından itibaren idare ediliyordu ve içişlerinde neredeyse bağımsız hale gelmişlerdi.

Mısır valileri, yalnız yabancı ülkeler ile aralarında imzaladıkları anlaşmalarla mali protokolleri padişaha tasdik ettirmekle görevliydiler ve İstanbul, bu gibi istekleri çoğunlukla yerine getiriyordu. Mısır Valisi Said Paşa’nın 1854 yılında Fransız mühendis olan Ferdinand de Lesseps’e hazırlattığı ve Kızıldeniz ile Akdeniz’i birbirine bağlayacak olan Süveyş Kanalı projesi, dönemin Osmanlı Sultanı olan Abdülaziz’e onaylaması için sunulmuştu.

Bu projenin arkasında Fransa vardı fakat İngiltere, Hindistan’daki ve Akdeniz’deki hâkimiyetini sona erdirebilecek olan böyle bir hazırlığa karşı çıkıyor ve dönemin hükümdarı olan Sultan Abdülaziz’i, projeyi kabul etmemesi için sürekli bir baskı altında tutuyordu. Söylenene göre Said Paşa, 1854 yılının 30 Kasım tarihinde, İstanbul’un tasdikini beklemeden Fransız mühendise projenin hayata geçirilmesi için gerekli olan şirketin kurulması iznini verdi.

Fransız sermayesi ile kurulan şirketin hisse senetlerinin tamamı satılınca İngiltere, Sultan Abdülaziz’e daha fazla baskı yapmaya başladı ve bundan ötürü proje 12 yıl boyunca onaylanmadı. Mısır tarafı ise, İstanbul’un onayı gelmeden proje hazırlıklarına başladı fakat Said Paşa 1863 yılında vefat etti. Said Paşa’nın yerine geçen İsmail Paşa ise İngiliz taraftarıydı. Bu sebepten ötürü iktidarının ilk yıllarında projeyi pek önemsemedi fakat daha sonraki senelerde Kanal’ın Mısır’a nasıl bir hayati değişiklik getireceğini anlayınca o da işe dört elle sarıldı.

Fransız Hükümeti, kazılar neredeyse tamamlanmak üzereyken Sultan Abdülaziz’e İngiltere’den daha fazla baskı yapmaya başladı. 19 Mart 1866 tarihinde Sultan Abdülaziz, Kanal’a izin verdi, Said ve İsmail Paşalar ile Kanal Şirketi arasında yapılan anlaşmayı onayladı, hatta Mısır’ın kanal inşaatı için yapmış olduğu dış borçları da devlet garantisi altına aldı. Kanal Şirketi’nin hisselerine oldukça yüksek bir ücret yatırdı.

Özgürlük Heykeli’nin Yapımına Nasıl Başlandı?

Kanalın mühendisi olan Ferdinand de Lesseps ile Said Paşa arasında 1854 yılında yapılmış olan anlaşmanın ilginç bir maddesi vardı. Maddeye göre Kanal’ın Akdeniz’e açılmış olduğu yerde dev bir heykel dikilecekti. Heykelin elinde “Asya’nın ışığının Mısır’dan geldiğini” ifade eden bir meşale tutacaktı ve firavunlar zamanının giysilerine bürünmüş bir kadın şeklinde olacaktı. Sultan Abdülaziz’in ödemiş olduğu paralar arasında yapılacak olan heykelin masraflarının bir kısmı da vardı. Eseri Fransa’nın tanınmış heykeltıraşlarından olan Fredric Auguste Bartholdi’ye sipariş ettiren paşa ve mühendis, bunun için bir hayli avans da ödemiştir ve Bartholdi işe başlamıştır.

Parçalar halinde dikileceği yerde monte edilecek şekilde hazırlanmış olan heykel birkaç sene içerisinde tamamlanmıştır. Birkaç hafta içerisinde kanalın Akdeniz’e açıldığı yerde yerleştirilebilecek hale getirilmiş olan heykelin Marsilya’dan bir gemi ile Mısır’a nakledilmesinin hazırlıklarına bile başlanmıştı. Fakat İsmail Paşa, Müslüman memlekette böylesine büyük bir heykelin dikilmesinin halk arasında pek hoş karşılanmayacağını düşündü ve mühendise, heykelin Mısır’a getirilmemesi talimatını verdi.

Mühendis Ferdinand de Lesseps’in Paşa’yı uzun süren ikna etme çabaları sonuçsuz kaldı. 1869 yılının Kasım ayında Süveyş Kanalı dünyanın pek çok yerinden gelen davetlilerin katıldığı büyük ancak “heykelsiz” bir tören ile açıldı. Bartholdi’nin ortaya çıkardığı eseri ise, Mısır’da yaşanan olaylardan sonra Paris’te bir depoda muhafaza edildi. O yıllar içerisinde dünyanın bir başka yerinde, Amerika Birleşik Devletleri ile Fransa arasında büyük bir muhabbet yaşanıyor ve taraflar birbirlerine sürekli jestler yapıyorlardı.

Paris’te kurulan Amerika ile Fransa arasında bulunan dostluk grubunun lideri olan Edouard Rene Lefebvre de Laboulaye, Fransız Hükümeti’ni Fransa ile Amerika arasındaki dostluğu her zaman hatırlamaları için bir hediye gönderilmesi konusunda ikna etti ve heykelin devasa bir heykel olmasında anlaşıldı. Heykel bir elinde “dünyayı aydınlatan özgürlüğün sembolü” anlamına gelen meşaleyi taşıyacak, diğer elinde ise hukuku simgeleyen bir kitap tutacaktı.

Sipariş yine Fredric Auguste Bartholdi’ye verildi. Bartholdi’nin heykeli zaten hazır haldeydi, uzun yıllardan beri bir depoda beklemedeydi ve tek eksiği üst kısmında, yani yüzünde, kollarında ve ellerinde bazı değişiklikler yapılmasıydı. Amerikalılar, New York’un giriş kısmınnda yer alan ufak adalardan birine heykelin yerleştirilmesine karar verdiler. Bartholdi, kaidenin yerini görmek amacı ile New York’a gitti ve Paris’e döndüğü zaman yeniden işe koyuldu.

Çelik ve bakırdan yaptığı heykelin mühendisliği ilgilendiren taraflarını Eyfel Kulesi’ni yapmış olan Gustave Eiffel ile birlikte çalışarak tamamladı ve 1884 yılının Haziran ayında eserini Fransız Hükümetine teslim etti. Heykelin yüzünü tamamen değişen Bartholdi, metale annesi Charlotte’nin siluetini işlemişti. New York eyaletine ulaşma sürecinde ise birbirine monte edilecek olan 350 adet kadar parçanın gemilere yüklenmiştir. New York’a Süveyş Kanalı’nın mühendisi ve Ferdinand de Lesseps ile beraber giden Bartholdi, 25 Ekim 1886 yılında yapılan törende eserin açılışını bizzat yaptı.

İlginizi çekebilir: Los Angeles Nasıl Bir Şehirdir? Tarihi, Ekonomisi ve En Güzel Yaşanacak Yerleri