Obsidyen Taşı Nedir? Faydaları ve Özellikleri Nelerdir? Nasıl Kullanılır?

Başlıklar

- Obsidyen Taşı
- Obsidyen Taşı Doğada Hangi Renklerde Bulunur?
- Obsidyen Taşı Anlamı ve Tarihi
- Obsidyen Taşının Çıkarıldığı Yerler
- Çeşitli Kültürlerde Obsidyen Taşı ve İsimleri
- Obsidyen Taşı Özellikleri
- Obsidyen Taşının Yararları
- Obsidyen Taşının Şifalı Etkilerinden Faydalanılan Rahatsızlıklar Nelerdir?
- Obsidyen Taşının Burçlar ile İlişkisi
- Obsidyen Taşı Vücudumuzda Yer Alan Hangi Çakralar Üzerinde Etkilidir?
- Obsidyen Taşı Nasıl Kullanılır?
- Obsidyen Taşının Temizlenmesi, Korunması ve Dinlendirilmesi
- Gerçek Obsidyen Taşı Nasıl Anlaşılır?

Obsidyen Taşı

Olumsuzluklara karşı kalkan oluşturan, koruyucu ve güçlü olan obsidyen taşının gerçekleri arttırdığı pek çok kişi tarafından bilinmektedir. Çevreden gelen negatif enerjileri emer ve psişik saldırıları engeller. Zihinsel stres ve gerginliği yok eder. Zihinsel netlik kazandırır, yeni ufuklar açarak kafa karışıklığını tamamen ortadan kaldırır. Aslında kim olduğunuzu anlamanıza destek olur. Eski travmaları ve duygusal tıkanıklıkları çözer. Obsidyen taşı aynı zamanda kişiyi daha merhametli olmaya yönlendirir.

Erimiş kaya materyali soğuduğu zaman meydana gelen ve atomların kendilerini kristal bir yapıya yerleştiremediği zaman oluşan magmatik kayaya obsidyen taşı adı verilir. Obsidyen taşı o kadar hızlı bir şekilde sertleşmiştir ki, içerisinde herhangi bir kristal yapı bulunmamaktadır. Koyu, parlak yüzeyi soğuk, sert bir ayna gibi parlaktır ve kenarı jilet kadar keskin olabilir. Bu fiziksel özellikleri sayesinde pek çok kişi tarafından “ayna taşı” olarak da adlandırılmaktadır. Kişiyi pek çok olumsuzluğa karşı koruyan güçlü metafiziksel özellikleri bulunmaktadır. Obsidyen taşını kullanan kişinin önsezilerini, içerisinde yer alan güçlü enerjisi sayesinde arttırabilir.

Obsidyen Taşı Doğada Hangi Renklerde Bulunur?

Genellikle doğada siyah renkte bulunan obsidyen taşının yeşil, mavi, kırmızı, gri, altın sarısı ve kahverengi renkleri de vardır. Güneşten gelen ışık ve ısıyı emen yani kendisinde hapseden çevreye yansıtmayan siyah, beyazın karşıtıdır. Siyah, renklerin en soğuğudur ve dişi enerjinin temsilcisidir. Siyah rengin hâkim olduğu ortamlar moral bozucu etki yapar ve kişiyi karamsarlaştırır. Biraz gizlenmek istediğinizde göze çarpmak istemediğinizde siyah giyinmek faydalıdır.

Dinlendirici bir boşluğa düşmek istiyorsanız da siyah obsidyen taşı kullanın. Siyah renkli obsidyen taşı aynı zamanda fiziksel güç kazandıracak ve kök çakrayı harekete geçirecektir. Siyah rengi seven erkekler sert düşünceli ve sert tabiatlı olurlar. Sürekli nefret ederler. Biraz başa geçtiler mi çevresindeki herkesin hayatlarını kontrol etmek isterler.

Obsidyen Taşı Anlamı ve Tarihi

Ok uçları ve diğer aletlerinin yapımında kullanılan obsidyen taşı, Paleolitik Çağ’a kadar izlenebilir. Çok çabuk soğuyan erimiş lavlardan oluşan obsidyen taşı, genellikle volkanik cam olarak adlandırılır ve derin, parlak bir yapıya sahiptir. Tarih öncesi çağlarda avlanma tehlikelerinden ve Paleo-Kızılderili yağmacı işgalcilerinden korunmuştur. Zamanın başlangıcından bu yana, milattan önce 100’lü yıllarda Mayalar tarafından ticaret için kullanılmıştır.

Bu değerli taş; Meksika’nın yemyeşil ormanlarına, İzlanda’nın buz ve ateşine ve Yunanistan’ın masmavi kıyılarına kadar dünyanın her yerinde bulunabilir. Aztekler ve Mayalar tarafından çok sevilen bu taş, o dönem ev eşyalarından mücevherlere hatta silahlara kadar pek çok şeyin yapımında kullanılmıştır. Obsidyen taşı aslında, altın çağında altından daha değerli olan bir mineraldir. Aynı zamanda şamanlar, taş devri ruhaniyetçileri ve şifacılar tarafından da kullanılmıştır. Şifacılar, ruhsal alemlere daha derin bakabilmek amacı ile obsidyen taşını kullanmışlardır.

Obsidyen Taşının Çıkarıldığı Yerler

Obsidyen taşının büyük bir miktarı ülkemizde yer almaktadır. Hasan Dağı bölgesi en fazla çıkarıldığı ve bulunduğu bölgedir. Ayrıca Pasinler, Ağrı Dağı, Iğdır, Kars, Sarıkamış, Rize - İkizdere ve Nemrut Dağı çevresinde de obsidyen taşı çıkarılmaktadır. Dünya genelinde çıkarıldığı ülkeler ise Ermenistan, Yunanistan, İtalya, Amerika, İskoçya ve Meksika’dır.

Obsidyenler özellikle siyah renkli olmakla beraber kırmızı renkli olanlar (Rize - İkizdere), yeşil renkli olanlar (Nemrut Dağı - Tatvan) gibi değişik renklere de sahiptir. Hasan Dağı’ndan çıkarılan obsidyenlerde demir mineraline, İkizdere’de çıkarılanlarda ise altın parçalarına rastlanmıştır.

Çeşitli Kültürlerde Obsidyen Taşı ve İsimleri

Aztekler, obsidyen taşını karanlığın ve gecenin tanrısı olarak gördükleri için “tanrısal taş” diye adlandırmışlardır. Meksika’da yer alan Apache Tears bölgesinde siyah renkli obsidyen taşı çıktığı için, siyah obdisyene “Kara Kadife” ve “Apaçinin Gözyaşları” adını vermişlerdir. Sarı, mavi, yeşil ve kırmızı renk karışımına sahip obsidyen taşına Rainbow (gök kuşağı) obsidyen, kahverengi ve kırmızı renkte olan ve üzerinde siyah lekeler olan cinsine Mahogany obsidyen adı verilmektedir. Koyu yeşil ya da siyah zemin üzerine kar yağmış gibi görünen obsidyen taşına ise Snowflake (kar tanesi) obsidyen denmektedir. Snowflake aynı zamanda obsidyen taşının alt türüdür ve “Saflık Taşı” olarak da bilinmektedir. Kahinler bu taşı kehanet taşı olarak isimlendirmişlerdir.

Obsidyen Taşı Özellikleri

Obsidyen taşı, topraklama ve dengeleyici etkileri ile bilinmektedir. Bu özellikleri de, onu dağınık enerjileri hüküm sürmek için harika bir değerli taş yapmaktadır. Obsidyen taşını elinize tutarak, sizi emniyetli bir şekilde toprağa bağlayan enerji merkeziniz olan Kök Çakranıza uyumu geri getirdiğini hissedebilirsiniz.

Element: Ateş ve Toprak
Titreşim: 1 numara
Çakra: Temel Çakra
Burç: Akrep ve Yay
Renkler: Kahverengi, simli ya da siyah
Özellikleri: Psişik yetenekler, pratiklik, yerine getirme, dönüşüm ve arınma

Obsidyen Taşının Yararları

Obsidyen taşının iyileştirici özellikleri olmasından ötürü altından daha değerli olduğunun kabul edilmesi rastlantı değildir. Bu taş, kök çakraya bağlamak ve kişiyi korumak ile ilgilidir. Fiziksel ve ruh bedeni aynı hizada tutmaya yardımcı olmanın dışında, zihni uyumlu hale getirmektedir.

Obsidyen taşının fiziksel iyileştirici özellikleri şu şekildedir:

Detoks yapmanızda yardımcı olur ve vücudu harekete hazır tutmaya hazırdır.
Kan dolaşımını sağlıklı akışta tutma konusunda harika bir iş çıkarır.
Sindirim sorunlarından muzdarip olanlar için son derece faydalı olabilir.
Safra kesesi rahatsızlıkları olan kişiler için çok iyi gelir.
Derin doku şifasını çağıran bir taştır.
Vücudu gençleştirir, genç ve taze görünmesini sağlayabilir.

Obsidyen taşının zihinsel ve duygusal iyileştirici özellikleri şu şekildedir:

Koruyucu ve derinlemesine iyileşmenize yardımcı olmak için mükemmel bir dengeye sahip olan bu taş, negatif enerjileri ve olumsuz duygular giderir.
Umutsuzluk çukurundaysanız obsidyen taşı ne olursa olsun bu durumdan çıkmanızı sağlar.
Hem özgüveninizi artırır hem de kendinizi sürekli olarak güvende hissetmenize yardımcı olur.
Eski travmaları çözmek, gerçekte kim olduğunuzu kurcalamak ve bilinmeyeni keşfetme konusunda etkilidir.
Daha derin benliğe bakmaya yardımcı olur.
Kendinizin tüm farklı açılarıyla yüzleşmenin yollarını bulmanızı sağlayarak sahtelik içinde yürümenize engel olur.

Hayatta olan her şey denge ile alakalıdır. Karanlık olmazsa ışık olmaz, gece olmadan gündüz olmaz. İşte obsidyen taşının yardımcı olduğu kısım tam olarak burasıdır.

Obsidyen taşının metafiziksel iyileştirici özellikleri şu şekildedir:

Kök çakrayı güçlendirme yeteneğine sahiptir.
Herhangi bir psişik saldırı riskinde güçlü ve güvende kalmanızı sağlar.
Siyah obsidyen taşı Solar Pleksus Çakrasında yardımcı olur.
Kendi bedeninde kaybolmuşluk hissini ortadan kaldırır.

Obsidyen Taşının Şifalı Etkilerinden Faydalanılan Rahatsızlıklar Nelerdir?

Obsidyen taşının şifalı etkilerinden faydalanılan rahatsızlıklar şunlardır:

Anksiyete,
Depresyon,
Stres,
Grip, virüs ve bakterilerin yol açtığı iltihaplı hastalıklar,
Romatizmal ağrılar,
Eklem problemleri,
Kaslarda kasılmaların olması,
Rahimde görülen hastalıkları,
Diş eti ile ilgili tüm rahatsızlıklar,
Kan damarlarına ilişkin hastalıklar,
Kemik erimesi,
Mide ve bağırsak hastalıkları,
Kronik yorgunluk,
Tembellik,
Asabiyet,
Çocukluk döneminden kalma psikolojik travmalar,
Varis,
Deri hastalıkları,
Yumurtalık kistleri,
Çocuklarda büyüme eksikliği.

Obsidyen Taşının Burçlar ile İlişkisi

Obsidyen taşını tüm burçlara sahip insanlar kullanabilir. Fakat Oğlak burcu, Başak burcu, Akrep burcu, Kova burcu, Yay burcu ve İkizler burcu insanlar için çok daha faydalıdır. Yıldız haritamızda o burca atfedilmiş olan taşlara horoskop taşı adı verilir. Horoskop taşı obsidyen taşı olan burçlar; Oğlak burcu ve Yay burcudur.

Obsidyen Taşı ile Yay Burcu Uyumu

Yay burcuna sahip insanların güçlü bir bünyeleri ve sağlıklı bir beden yapıları vardır. Yaylar için doğa ve temiz hava ile baş başa kalmak çok önemlidir. Yaratılış karakteri olarak da gezmeye meyillidirler. Yay burcu kasları ve vücudun eyleme yönelik organlarının temsil ettiğinden aynı zamanda mafsal iltihabına, yağ birikimine, siyatik, hazımsızlığa, romatizma gibi rahatsızlıklara sebep olduğundan zihinsel ve bedensel olarak hareketli olmalıdır. Ağır yiyeceklerden ve içeceklerden de kesinlikle kaçınmalıdır. Obsidyen taşı büyük ölçüde kas ve sinir sisteminin sağlıklı kalmasına ve yatkın oldukları hastalıklardan korunmalarına, fiziksel güçlerin devamlılığına yardımcı olmaktadır.

Obsidyen Taşı ile Oğlak Burcu Uyumu

Oğlak burcuna sahip insanların en büyük sorunu elinde olan ile yetinmemektir. Bitip tükenmek bilmeyen emelleri kendi arzuladıkları yerde başkasının bulunmasına duydukları haset sebebi ile sürekli kızgın, sürekli endişelidirler. Bu da psikolojik yönden kendilerini yıpratır. Ruh sağlıkları açısından az ile yetinmeleri tavsiye edilir. İki önemli sağlık sorunları dizleri ve dişleri iledir. Dişleri ile özellikle ilgilenmeleri gerekir yoksa dişlerinde meydana gelen ağrılar hiç bitmez. Ayrıca romatizmadan da korunmaları ağır yemekler yemekten uzak durmaları gerekir. Çünkü hazım zorluğu çeker ve kolay bir şekilde kilo alırlar. Almış oldukları kiloları geri vermeleri ise pek kolay değildir. Obsidyen taşı yatkın oldukları hastalıklardan korunmalarına, büyük ölçüde karakter yapılarının olumluya dönüşmesine ve bu sayede ruhsal sağlıklarını muhafazasına yardımcı olurlar.

Obsidyen Taşı ile Kova Burcu Uyumu

Kova burcuna sahip insanların ayak kemikleri ve bilek kemikleri hassastır. Varis riski taşırlar. İleri yaşlarda damar sertliğine yakalanabilirler. Bu sebepten ötürü yediklerine dikkat etmeleri açık ve temiz havanın egemen olduğu doğada gezinti yapmaları tavsiye edilir. Uranüs sinir sistemini temsil ettiğinde gerilimli bir yapıları vardır. Zaman zaman ortaya çıkan gerilim boşalması hallerinde insanları kırmamaya dikkat ederlerse çok daha iyi olur. Zira sınırlı sayıda olan dostlarını da bu yüzden kaybedebilirler. İnsanlar ile yakın ilişki kurmaları ruhsal sağlıklarına çok yardımcı olacaktır. Fakat kova burcuna sahip insanlar zaten sağlığına çok dikkat eder. Obsidyen taşı yatkın oldukları hastalıklardan korunmalarına, sinir ve kan dolaşım sistemlerinin sağlıklı kalmasına ve büyük ölçüde sakin davranmalarına yardımcı olacaktır.

Obsidyen Taşı ile Akrep Burcu Uyumu

Akrep burcuna sahip insanlara gereken normal bir hayat, biraz bağışlama, biraz merhamet, biraz hoşgörü, biraz kanaat, dinlenme ve uyku gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasıdır. Bu dünyanın verebileceği her şeyi almak ister. Bunun için de manevi ve fiziksel kaynaklarını acımasız bir şekilde harcarlar. İnsanların en basit olumsuzluğunu abartarak gerginleşmesi, olamayacak hedefler yüzünden sürekli huzursuz olması sinirlerinin yıpranmasına neden olur. Bunun sonucu olarak karın ağrıları ve baş ağrıları ile başı derttedir. Onları huzursuz eden bir diğer husus gizli ilimlere duymuş oldukları büyük meraktır. Bu yüzden büyüler ile iç içe yaşarlar. Cinsel açlıkları da çoklukla bu organlarının hastalanmasına neden olur. Vücudun ateş sisteminde de problem yaşayabilirler fakat yenilenme yeteneği sayesinde kısa bir sürede iyileşirler. Obsidyen taşı büyük ölçüde yatkın oldukları hastalıklardan korunmalarına, tutkularının ve buna bağlı gerilimlerinin azalmasına ve normal bir hayat sürmelerine yardımcı olmaktadır.

Obsidyen Taşı ile İkizler Burcu Uyumu

Temsil ettiği organlar sebebi ile İkizler burcuna sahip insanlarının özellikle stresten, kirli havadan, fikri temele dayanmayan tartışmalardan, memuriyetten, soğuktan ve baskıcı ortamlardan uzak durmaları gerektir. Ayrıca düzenli beslenmeleri, hafif spor yapmaları ve geceleri mutlaka uyumaları da iyi olacaktır. Kısa sürede sinirlenir ve kendilerini yıpratırlar. Mantıklı düşünmeye ve davranmaya çalıştıkça sahip oldukları duyguları da yitirebilirler. Obsidyen taşı büyük ölçüde sakinleşmelerine, beyin loblarının dengeli çalışmasına, uyku düzeni sağlamalarına ve yatkın oldukları hastalıklardan korunmalarına yardımcı olacaktır.

Obsidyen Taşı Vücudumuzda Yer Alan Hangi Çakralar Üzerinde Etkilidir?

Vücudumuzda çakralar olarak bilinen yedi temel enerji merkezi yer almaktadır. Bu çakralar şunlardır:

Kök (temel),
Dalak
Güneş sinir ağı (solar, pleksus)
Kalp
Gırtlak (boyun ve boğaz)
Alın (üçüncü göz ve kaş)
Tepe (taç ve bin katlı)

Çakralar sistemi öğretisinde temel amaç, evrensel ya da ilahi enerji ile bağlantı kurarak üstün insan durumuna yükselmek, bedende yer alan enerji merkezlerini harekete geçirerek, sağlıklı çalışmasını sağlayarak hem ruhsal hem bedensel bütünlüğü sağlamaktır. Çakralar hakkında bazı bilgiler şu şekildedir:

Her çakranın bazı doğal taşlarla, bir elementle, bir renkle ve bir salgı bezi ile bağlantılı olduğu varsayılmaktadır.
Obsidyen taşı vücudumuzda yer alan kök (kuyruk sokumu çakrası) çakrası ile uyumludur.
Kök çakrası organları; alt pelvis kasları, bağırsakta rektum, anüs, prostat bezi, mesane, idrar kanalı (üretra), testis, yumurtalık ve rahimdir.
Kök çakra öncelikle fiziksel olarak hayata gelme ve hayatı devam ettirmek ile ilgilidir. Kişide çocuksu tutumu ve bebeksi safiyeti temsil eder. Bu sebepten ötürü biraz makam ve mal tutkusunu besler. Cinsel arzular, cinsellik ve üreme faaliyetini düzenler. İçgüdüsel ve bireysel davranışı ön plana alır. Bedende hücre bölünmesinden, yeni hücre oluşumundan, hücrelerin sağlıklı kalmasından ve kan yapımından sorumludur.
Kök çakra bölgesini iyileştirme çabaları yaparken, örneğin Obsidyen taşı kullanırken çakranın bulunduğu bölgede karıncalanma hissi, kıpırtılar, kuyruk sokumundan başlamak üzere omurga boyunca ağrılar ve yanma hissi duyulabilir. Bunlar iyileşme belirtileridir ve uygulama terk edilmemelidir.
Ayrıca kök çakra sisteminin olumlu çalışması için ruhsal ve bedensel yönden kendini tanımaya çalışmak, kırmızı renkli meyve ve sebzelerden tüketmek, tuzlu suda ayakları bekletmek ve dengeli beslenmek önemlidir.

Obsidyen Taşı Nasıl Kullanılır?

Obsidyen taşının kullanım şekillerinden bazıları şunlardır:

Vücudunda ortaya çıkan negatif enerjiyi dışarı atmak isteyen kişiler obsidyen taşını ayaklarının altına koyarlar. Yuvarlatılmış ve kenarlarında bulunan keskinlikler giderilmişse ayakların altına alınarak yuvarlanabilir.
Vücutta boyundan yukarıda kullanılmasının zararlı olabileceği söylenen bu taşı kalbin altında ya da kalp hizasında kullanmak tavsiye edilir.
Karaciğer sorunu olan kişilerin karaciğerin üzerine obsidyen taşı koyup yaklaşık olarak 20 dakika beklemeleri durumunda karaciğerin belirli bir miktar temizleneceği bilinir. Ancak 20 dakikadan fazla tutulması önerilmemektedir.
Eklem, bacak ve dizlerdeki ağrılar için ağrının olduğu yere obsidyen taşı koyup bir süre beklemek tavsiye edilir. Yuvarlanmış bir obsidyen taşı ise ağrıyan bölgeye masaj yapılabilir. Masajı hiç işlenmemiş olan doğal kayaç ile yaparsanız kenarlarında bulunan keskinlikler cildinize zarar verebilir, bu sebeple sadece uygulamak istediğiniz yerin üzerine koymanız yeterli olacaktır.
Obsidyen taşı alındığında kullanmadan önce muhakkak 24 saat kadar deniz suyu ya da deniz tuzu ile temizlenmeli ve ovulmalıdır. Taşa sahibinden başkasının dokunmasına izin verilmemelidir.
Taş bir yüzükte ise, azami yararı, sağ elin yüzük parmağına takmakla sağlanabilir. Tiroid bezinin sağlıklı bir şekilde çalışması ya da iyileşmesi için temel taşların gerdanlık şeklinde kullanılması uygundur.
Taşın sol elin içinde ovalanması, tespih şeklinde kullanılması da yararlı kullanım şekillerindendir.

Fakat taşın elbisenin cebinde taşınması, odanın bir köşesinde durması bile belirli bir oranda fayda sağlayacaktır. Zira elektromanyetik dalga suretiyle enerjisi çevreye yayılmakta ya da çevredeki zararlı enerjiyi absorbe etmektedir.

Obsidyen Taşının Temizlenmesi, Korunması ve Dinlendirilmesi

Değerli taşlar vücudumuzun enerji iletişiminde aynı zamanda süzgeç görevi gördüğü için süzgeçlerde bulunan tortuların temizlenmesine benzer şekilde temizlenmesi gerekir. Temizlenmemesi durumunda olumsuz enerji tortuları süzgeci kapatabilir bu nedenle de görevlerini yapamaz hale gelebilirler. Yine taş sebebi ile vücudumuzda ortaya çıkan iyileştirme, dengeleme ve düzenleme etkilerinin vücudumuz ve bağışıklık sistemine katılması için de taşın arada bir çıkarılmasında fayda vardır. Aksi takdirde vücudumuz taşa karşı bağışıklık sistemi oluşturup taşın faydalarını ortadan kaldırabilir.

Su hem maddi kirleri hem de enerji kirliliğini ortadan kaldırır. Nasıl ki bedenimiz elektrik ile yüklendiği zaman çıplak ayak ile toprağa basarak ya da toprağa dokunarak bedenimizde biriken ve bizde gerginliğe neden olan fazla elektriği dışarı atıyorsak taşlar da toprak ile temas ettiği zaman biriktirdiği elektriği dışarı atar. Taşların toprakla belirli süre temas ettirilmesinin ya da toprağa gömülmesinin diğer önemli nedeni de taşların bünyesinde yer alan minerallerin toprakta bulunmasıdır.

Taşlar ile toprağın temas etmesi esnasında enerji akışı ile eksikliklerini giderecektir. Toprağın yaş olmamasında fayda vardır. Doğal olarak taşların ateş ve hava unsuruyla da temas etmesi gereklidir. Zira yeryüzünde yer alan tüm maddeler dört unsurdan meydana gelir ve hayatiyetini devam ettirebilmek için bu dört unsura ihtiyacı vardır. Bu sebepten ötürü haftada bir kez bir bardak suyun içerisine konulan taşların güneş ışınlarının geldiği bir yerde 2-3 saat kadar bekletilmesi faydalı olacaktır. Güneşin direkt temas etmesi gerekmez aydınlığının ulaşması yeterlidir.

Taşlar doğal sıcaklığındaki ılık su ile ya da su ile yıkanmalıdır. Aynen insanlar gibi sıcak suda bekletilmemeli ya da yıkanmamalıdır. Sıcak su taşların yapısının bozulmasına neden olabilir. Burada önemli bir nokta da taşlarla birleşik durumdaki altın ya da gümüşün kuyumculukta kullanılan ilaç ile temizlenmesi olayıdır. Bu ilaçlar kimyasaldır ve taşın yapısına zarar verebilir. Taşlar birbirlerini temizleyebilir. Taşların birbirine dokunması aralarında aynı elementler açısından alışverişe neden olur. Örneğin Kuvars, Sitrin, Ametist gibi kristal cevherlerin üzerine bırakılan taşlar eksilen minerallerini tamamlayabilirler. Yine örneğin Kiyanit taşı kendi kendisini ve çevresine bulunan taşları temizleyen bir taştır. Fakat yine de taşların hepsi yıkanarak temizlenmelidir.

Ayrıca obsidyen taşınızı şu şekillerde de temizleyebilirsiniz:

Tütsü ile temizleme: Sertlik derecesi düşük taşlarınızı yaktığınız tütsünün yanına koyarak temizleyebilirsiniz.
Mum ışığı ile temizleme: Sertlik derecesi düşük taşlarınızı yakmış olduğunuz mumun yanına koyarak da temizleyebilirsiniz.
Tuz lambası ile temizleme: Tüm taşlarınızın enerjisini tuz lambanızın çevrenize yerleştirerek temizleyebilirsiniz.

Gerçek Obsidyen Taşı Nasıl Anlaşılır?

Tarih öncesi çağlardan beri taş kesici aletlerin yapımında kullanılan obsidyen taşı, günümüzde cerrahi neşterler için hala kullanılmaktadır. Obsidyen taşının gerçek olup olmadığını anlamak için genel varlığını dikkatli bir şekilde inceleyin. Taşın pürüzsüz bir cam görünümüne sahip olması gereklidir. Rengine bakın. Üzerinde bulunan küçük göz kabarcıklarının görsel etkilerine bakın. Gerçek obsidyen taşı genelde karanlıktır, çok nadiren daha net olabilir.

Piyasada çok sayıda sahte şifalı ve kristal taş bulunurken, bir taşın sahte ya da gerçek olduğunu anlamak pek kolay olmayabilir. Gerçek bir obsidyen taşı, mavi parlaklığa sahip siyah bir renkten neredeyse transparan bir renge kadar değişebilir.

İlginizi çekebilir: Felsefe Taşı Nedir, Felsefe Taşı Gerçek midir?

İnci Nedir, İnci Çeşitleri ve Özellikleri Nelerdir?

Mineral Nedir, Mineraller Nasıl Meydana Gelir, Faydaları Nelerdir?