Sağlık

Büyük ve Küçük Kan Dolaşımı Sırası Nedir ve Nasıl Gerçekleşir?

Büyük ve Küçük Kan Dolaşımı Sırası Nedir ve Nasıl Gerçekleşir?

Başlıklar

Büyük ve Küçük Kan Dolaşımı Sırası

İnsan vücudu muazzam bir düzene sahiptir. Onlarca farklı aksam birbiriyle eşsiz bir düzen içinde işlemekte, devasa bir fabrika gibi her parça kendi görevini yerine getirerek yaşamın devamlılığını sağlamaktadır. Üstelik insanın kendi farkındalığının bunda hiçbir etkisi yoktur. Bu noktada vücudun en temel bileşenlerinden birisi kandır ve kan dolaşımı iki şekilde gerçekleşir. Büyük ve küçük kan dolaşımı sırası bir düzen halinde devir daim ederek yaşamsal fonksiyonların süregelmesini sağlar.

İnsanlarda tıpkı diğer canlılardaki gibi farklı sistemler vardır ve bunlardan birsi de dolaşım sistemidir. Dolaşım sisteminin temel elemanı kalp olup diğerleri kan ve damarlardır. Beyinden akciğere kadar bütün dokular ihtiyaçları olan besin ve oksijeni kan sayesinde alırlar.

Büyük ve Küçük Kan Dolaşımı Sırası

Kan dolaşımının merkezini kalp oluşturur. Kalp, vücudun en uç noktalarına dahi kanın ulaşabilmesi için itme görevini üstlenen organdır. Dört odacıktan ve özel çizgili kaslardan oluşan kalbin çalışması sinirlerle ve hormonlarla düzenlenmektedir. Kalbin üstteki odacıklarına atrium (kulakçık), alttaki odacıklarına ventrium (karıncık) denir. Kalbin sol yarısında temiz kan yer alır ve oksijen oranı yüksektir. Sağ yarısındaysa kirli kan bulunur ve oksijeni düşüktür. Kulakçıklarla karıncıklar arasında bir duvar yer alır ve buna semptum denir. Semptum sayesinde temiz kanla kirli kanın birbirine karışması engellenir.

Kanın içinden aktığı organlar damarlardır. Kanın içinden aktığı damarlar insanda üç çeşittedir. Atardamarlar karıncıklardan çıkan ve akciğer atardamarı hariç diğer alanlara temiz kanı taşıyan damarlardır. Kalbin kulakçıklarına kan getiren ve akciğer toplardamarı hariç her yere kirli kanı taşıyan damarlarsa toplardamarlardır. Kılcal damarlar ise yalnızca tek katlı epitel tabakadan oluşurlar. Atardamarlarla toplardamarlar arasındaki bağlantıyı kurar, vücudu bir ağ gibi sararlar. Dokularla kan arasındaki madde alışverişini kılcal damarlar sağlar.

İşte tam da bu noktada dolaşım sisteminin bir diğer unsuru kan karşımıza çıkar. Kan, bir doku olup kırmızı renkli, akıcı, üç çeşit hücre bulunduran bir dolaşım sıvısı olarak görev alır. Kan dokusunun içerisinde oksijen, karbondioksit, üre ve benzer atık maddeler, vitaminler, erimiş besinler, madensel tuzlar, hormonlar, enzimler ve özel proteinler yer alır.

Bütün omurgalı canlılarda ve ilkel kordalılarda dolaşım sistemi kapalı tiptedir. Kapalı dolaşım sistemi olarak adlandırılmasının nedeni; kirli kanların vücut içinde temizlenmesi ve dışarı atılmadan yeniden dolaşıma katılmasından dolayıdır.

Kapalı dolaşım sisteminde kan damarlar içerisinde sürekli dolaşmakta, vücut boşluğuna ya da damarlar dışına çıkmamaktadır. Kan, damar dışına yaralanma benzeri durumlarda çıkar ve telafi edilemediği taktirde ölümle dahi sonuçlanabilir. Gerek dolaşım sistemi gerekse diğer sistemler sayesinde vücudun iç ortamı değişmeden, kararlılığı bozulmadan sürer. Buna da homeostasis adı verilir.

İnsanlarda iki farklı kan dolaşımı vardır ve bu iki kan dolaşımı kapalı dolaşım sistemi içerisinde birlikte ele alınmaktadır. Kapalı dolaşım sistemi aynı zamanda hızlı bir kan akışını mümkün kılmaktadır. Kan dolaşım sistemi türleriyse şunlardır:

  1. Büyük kan dolaşımı,
  2. Küçük kan dolaşımı.

Büyük Kan Dolaşımı

İnsan vücudundaki kanın sol kalp karıncığından çıkarak bütün vücudu gezip kalbin sağ kulakçığına gelmesine büyük kan dolaşımı adı verilir. Büyük kan dolaşımı sayesinde temiz kan bütün vücuda dağıtılır ve hem atardamarlar hem de toplardamarlar büyük kan dolaşımında görev üstlenirler. 

Büyük kan dolaşımında atardamarlar temiz kan taşırlar ve bu kanın oksijeni boldur. Toplardamarlar ise kirli kanı taşırlar ve bu kanın oksijeni azdır. Aslında büyük kan dolaşımı ile küçük kan dolaşımı birbirinden tamamen ayrı sistemler olmayıp her ikisi de birbiriyle organize şekilde çalışır. Ancak sistem içinde kullanılan organlara veya damarlara göre dolaşım sistemleri ikiye ayrılmaktadır.

Büyük Kan Dolaşımı

Büyük Kan Dolaşımı Nasıl Gerçekleşir?

Büyü kan dolaşımı bütün vücuda temiz kanın taşınmasını gerçekleştirir. Bu dolaşım, kalp ile bütün vücut arasında olmaktadır. Dolaşım, sadece temiz kanın ulaştırılması değil, aynı zamanda kirli kanın da toplardamarla sağ kulakçığa getirilmesi de olmaktadır. Ardından bu kirli kan küçük kan dolaşımı sayesinde sağ kulakçıktan sağ karıncığa geçmektedir. Sağ karıncıktan da akciğere gönderilmektedir.

Akciğere gelen kan, akciğerden sonra sol kulakçığa taşınmakta, sonrasında sol karıncığa aktarılmaktadır. Sol karıncıktaki temiz kan bütün vücuda aort sayesinde pompalanır. Böylece kan dolaşımının ana döngüsü tamamlanır. İnsanın nefes almaya devam ettiği sürece bu ana döngü devam etmektedir. Kalp durduğunda kan pompalanması durmakta, hücrelere oksijen gitmemekte ve sonuç olarak ölüm olmaktadır.

Büyük Kan Dolaşımının Aşamaları Nelerdir?

Büyük kan dolaşımı vücutta bir sıra halinde gerçekleşir. Buna göre dolaşımın aşamaları şunlardır:

  • İlk başlangıç noktası sol karıncıktır. Kalpteki sol karıncıkta temiz, oksijeni bol kan bulunur. Buradan temiz ve bol oksijenli kan bütün vücuda dağıtılır.
  • İkinci aşama aorttur. Kalpten tüm vücuda yayılan ana atardamara aort adı verilir. Aort sayesinde alt ve üst tüm organlara kan taşınır.
  • Üçüncü aşama vücut kılcal damarlarıdır. Kılcal damarlar sayesinde her dokuya ve organa kanın ulaşması mümkün olur. Kılcal damarlarda yer alan kanda oksijen düzeyi düşüktür. Vücuttaki döngü süresince kılcal damarlardaki kanın karbondioksit miktarı artar. Yani kan kirlenir.
  • Dördüncü aşama toplardamarlardır. Toplardamarlar sayesinde vücutta meydana gelen kirli kan kalbe geri taşınır.
  • Beşinci aşama kalp sağ kulakçığıdır. Toplardamarlarla vücuttan gelen kirli kan sağ kulakçığa ulaşır. Böylece büyük kan dolaşımı sonlanmış olur.

Sonuç olarak büyük kan dolaşımının sırası kalbin sol karıncığı, aort, vücut organları, alt ve üst toplardamarlar ve kalbin sağ kulakçığı şeklinde gerçekleşmektedir.

Küçük Kan Dolaşımı

Bir diğer kan dolaşımı türü, küçük kan dolaşımıdır. Küçük kan dolaşımının amacı, karbondioksit ve diğer zararlı maddelerin yüklü olduğu kanın akciğere gönderilmesidir. Temizlenen kanın da yeniden kalbe geri getirilmesidir.

Kalp ile akciğer arasında gerçekleştirilen küçük kan dolaşımıyla kanın oksijen seviyesi zenginleştirilir. Küçük kan dolaşımında aort damarı üzerinde herhangi bir işlem olmamaktadır. Aynı zamanda pulmoner olarak da isimlendirilmektedir.

İnsan vücudunda kan, her zaman devir daim eder. Kanın yapısında kan hücreleri ve plazma yer alır ve bunlar, oksijen taşır. Ortalama insan vücudunda bulunan kanın miktarıysa 6-7 litre olup kanı oluşturan plazmanın yüzde 90’ı sudur. Geri kalan yüzde 10 ise yağ, protein ve minerallerden meydana gelir. Küçük kan dolaşımı en temelde kirli kanı temizlemek için gerçekleşiyor gibi olsa da aynı zamanda vücuda gerekli oksijenin alınması ve vücuttaki karbondioksitin atılması da bu dolaşımla gerçekleşir.

Küçük Kan Dolaşımı

Küçük Kan Dolaşımı Nasıl Gerçekleşir?

Küçük kan dolaşımı kalbin sağ karıncık kısmındaki kanın alınarak temizlenmesi için akciğere ulaştırılmasına yarayan sistemdir. Büyük kan dolaşımın tam tersi olarak, yani sağ karıncıkta küçük kan dolaşımı başlar. Sağ karıncıktaki kirli kan atardamarlarla akciğere ulaştırılmakta, akciğer toplardamarlarıyla bu kan temizlenmektedir. Tekrar kalbe götürülmektedir. Son olaraksa küçük kan dolaşımı küçük kulakçıkta son bulmaktadır.

Küçük kan dolaşımında büyük kan dolaşımından farklı olarak kirli kan vücudun başka hiçbir organına ulaştırılmadan doğrudan akciğere götürülür. Burada temizlenmesi sağlanır. Aort damarı üzerinde küçük kan dolaşımına dair herhangi bir etkinlik yoktur. Sadece atardamarlar ve toplardamarlar sayesinde sistem doğru şekilde çalışmaktadır.

Sonuç olarak küçük kan dolaşımı sıralaması sağ karıncık, akciğer atardamarı, akciğer, akciğer toplardamarı ve sol kulakçık şeklindedir. Bu dolaşım da ölüm gerçekleşmediği sürece devam etmektedir.

Küçük Kan Dolaşımının Aşamaları Nelerdir?

Küçük kan dolaşımı belli bir sıralamada gerçekleşir. Bunları şöyle sıralayabiliriz:

  • İlk olarak sağ karıncık devrededir. Kirli kan kalbin sağ karıncığına gelerek buradan pompalanır. 
  • İkinci olarak akciğer atardamarı görev üstlenir ve akciğer atardamarı kalpteki kanı akciğerlere taşır. 
  • Üçüncü aşamada akciğer kılcalları devreye girer. Akciğer kılcallarına gelen kirli kandaki karbondioksit yerine oksijen doldurulur. 
  • Dördüncü olarak akciğer toplardamarına gelen kan temizlenir ve kalbe taşınır. 
  • Beşinci aşamada temizlenen kan kalbin sol kulakçığına ulaştırılır.

Kan Dolaşımına Neden İhtiyaç Duyulur?

Büyük ve küçük kan dolaşımının sağlıklı şekilde gerçekleşmesi gerekir. Bu, öncelikle vücudun en temel organlarından birisi olan kalbin doğru çalışmasını sağlar. Kalpteki kan depoları dolaşım ile doldurulur ve bu kan depoları temiz kanla doldurulmadığı taktirde damarlarda tıkanıklık meydana gelebilir.

Vücudun genel dengesinin sağlanmasında ve devam ettirilmesinde büyük ve küçük kan dolaşımının önemi büyüktür. Kan akışında oluşacak sorunlar başta tansiyon olmak üzere birçok hastalığın kaynağını teşkil eder. Yine vücut damarlarının herhangi birisi tıkanık olduğu taktirde kan dolaşımında bozulmalar olacaktır. Kalbe giden damarların yeterli performansı göstermemesi halinde kandaki temiz kan azalır, beraberinde de çeşitli organ hastalıkları ortaya çıkabilir.

Kan Dolaşımına Neden İhtiyaç Duyulur?

Kan Dolaşımını Düzenlemenin Yolları

Her ne kadar kan dolaşımı insan dahli olmadan gerçekleşiyor gibi görünse de dolaşımın doğru biçimde devam edebilmesi için biyolojik ve çevresel faktörlere dikkat edilmelidir. Bunun başında sağlıklı yaşam önerilerine uymak gelir. Kan dolaşımını desteklemeye yarayan da çeşitli öneriler bulunmaktadır.

Kan dolaşımının düşük ya da yüksek değil de ideal seviyede olabilmesi sağlıklı yaşama yardımcı olur. Bunun için bol su içmeye özen gösterilmelidir. Kanın büyük kısmını su oluşturduğu için bir yetişkinin günde en az 8 bardak su içmesi gerekir. Özellikle egzersiz yapıyorsanız ve sıcak havalarda, ortamlarda daha fazla su tüketilmelidir.

Sağlıklı beslenme, sağlıklı kan dolaşımını destekler. Bunun için dengeli bir diyet uygulanmalı, bol bol meyve, sebze yenmelidir. Tavuk, kırmızı et ve diğer hayvansal kaynaklı doymuş yağlardan uzak durulmalıdır. Tuz tüketimi sınırlandırılmalıdır. Bu sayede kolesterol ve kilo ile birlikte kan basıncınızı da kontrol edebilirsiniz.

Spor ve hareket kan dolaşımına da yardımcı olmaktadır. Uzun süre oturur pozisyonda çalışmak bacak kaslarındaki kan dolaşımını yavaşlatmaktadır. Sonrasında da pıhtı oluşabilmektedir. Bu durumda ara verip hareket etmek, egzersiz yapmak, düzenli spor yapmak ve fiziksel aktivitelerde bulunmak kan dolaşımının düzenlenmesine yardımcı olmaktadır.

Yine fırça kullanmak ve bütün vücudu fırçalamak kan dolaşımını düzenlemede etkilidir. Her gün duştan hemen önce bütün vücudunuzu sert, düz kılları olan bir fırçayla fırçalayabilirsiniz.

Kan dolaşımını düzenlemede önerilerden bir diğeri uyku düzenidir. Uykunun hem yeterli miktarda olması hem de vücudun biyolojik olarak dinlenmeye geçtiği 23:00 – 03:00 saatleri arasında uykuya geçilmesi tavsiye edilmektedir. Sağlıklı ve kaliteli bir uyku vücudu dinlendirerek sağlıklı yaşama ve sağlıklı kan dolaşımına destek olmaktadır.

Stres ve kaygı vücudun bütün dengesini bozmaktadır. Dengesi bozulan vücudun kan dolaşımı da zarar görmektedir. Sağlıklı bir yaşam için olabildiğince stresten kaçınılması, kaygıdan uzak durulmaya çalışılması gerekmektedir.

Özellikle aile öyküsünde herhangi bir kalp hastalığı, damar hastalığı ya da tansiyon hastalığı olanların düzenli olarak doktor kontrolünde olması gerekir. Herhangi bir olumsuzluğa böylece erken müdahale yapmak mümkün olabilir. Böylece damarların sağlıklı çalışması, kan dolaşımının idea oranda gerçekleşmesi desteklenebilir.

  Kan Dolaşımının Bozulmasının Sonuçları

Kan Dolaşımının Bozulmasının Sonuçları

Dolaşım sistemindeki bozulmalar çeşitli rahatsızlıklara neden olabilir. Bunlar genellikle kalp ve damar hastalıkları olmaktadır. Ancak kan dolaşım sistemi bütün organlara kan taşıdığı için farklı bölgelerde, farklı hastalıklar meydana gelebilmektedir.

Kan dolaşım sistemindeki bozulmalar sonucunda oluşabilecek hastalıklardan birisi inme veya felçtir. Kan akışının sinir sistemini etkilemesi bunlara neden olabilir. Kan akışı doğrudan nabzı etkiler. Nabızdaki bozulmalardan kaynaklı olarak da yüksek tansiyon, düşük tansiyon şikâyetleri yaşanabilir.

Kan dolaşımının bozulması doğrudan kalbi etkiler. Kalbin etkilenmesi neticesindeyse de kalp krizi gibi hastalıklar oluşabilir. Damarlarda sertleşmelere sebebiyet verebilir. Yine lösemi hastalığının, yani kan kanserinin de en büyük nedeni kan dolaşım sisteminde bozuklukların oluşmasıdır. Damar romatizmalarını veya kalp iltihaplanması gibi şikayetler de kan dolaşımının bozulmasının sonuçlarından olabilmektedir.

Kan dolaşımından kaynaklı hastalıklar ve rahatsızlıklar genel olarak vücuttaki kirli kanın çeşitli organlara gitmesinin sonucudur. Yeterli miktarda temiz kanın kalp içinde olmaması, tıkalı damarlar nedeniyle temiz kanın organlara doğru biçimde ulaştırılamaması da çeşitli hastalıkların kaynağıdır.

Kan dolaşımı sistemi insan vücudunun en önemli sistemlerinden birisidir. Kan dolaşımı sistemine bağlı olarak sinir sisteminde, sindirim sisteminde ve diğer alanlarda da rahatsızlıklar yaşanabilir. Büyük ve küçük kan dolaşımı sırasının sağlıklı olmasıysa sağlıklı bir yaşama yardımcı olur.

İlgili yazılar

Yorumlar - Yorum yapmak için tiklayin

YORUM BIRAKIN